Boğuluyorum... Ölüyorum yavaş yavaş, seninle birlikte. Farkında mısın?
Ağaçlarım özgürce sallanırken, tatlı gölgelerle serinletirken, dağlarımı yemyeşil örtülerle kaplamışken...
Toprağı tutmuşum kaymasın diye, yağmurları çağırmışım bereket olsun diye. Kucak açmışım tüm canlılara; yuva olmuşum.
Kirli havayı alıp temiz vermişim; etrafı akla gelmedik güzelliklerle donatmışım.
LÜTFEN!
Kirletmeyin beni. Talan etmeyin.
Çirkinliğimle cehennem, güzelliğimle cennetim ben.
İçinde bin bir canlıyı barındıran, gemilerle uçsuz bucaksız ufuklara yelken açtıran denizim ben.
Kirletmeyin beni, yok etmeyin hırslarınızla... Kendinizle birlikte.
Bulutum ben...
Kâh gölgelikler veririm, kâh yağmurla toprağa can olurum.
Atmosferimi yok etmeyin. Havamı zehirlemeyin.
Ben, içimde yaşayanları beslerim, büyütürüm, canlandırırım.
Bastığın her adımda varlığımı hissedersin.
Adım adım yok etmeyin beni...
Çoraklaştırıp kendinizi de, beni de sona sürüklemeyin.
Söylesem, anlayabilir misin?
Anlatsam, durdurabilir misin?
İçinde yaşadığın ormanı, denizi, toprağı, havayı;
Görebildiğin, duyabildiğin her güzelliğin kaynağı benim.
Beni yok edersen, adım adım kendi sonunu da hazırlarsın.
Ormansız çorak topraklar, kirli denizler, zehirli havalar...
İnsanın varlığı bunlarla yaşayamaz.
Birbirinizi hırs uğruna toprakları kanla sulayarak sadece kendinizi değil, beni de yok ediyorsunuz.
Ve hâlâ farkında değilsiniz!
Bilinçsizce kirleten fabrikalar, santraller, madenler...
Hepsi, sona doğru zincirleme bir yolculukta.
Ve sen...
Seyirci olduğun sürece, o bedeli ödeyeceklerden biri olacaksın.
ANLA ARTIK!
Senin varlığın, benim varlığıma bağlı...
Ozon tabakasının incelmesinde,
Ayın uzaklaşmasında,
Mevsimlerin bozulmasında,
Depremlerin çoğalmasında...
Ne kadar payın var, tartabiliyor musun?
Cesaretin varsa, bir an için gözünü kapa:
Kuşların sesini duymadığın...
Suların şırıltısını kaybettiğin...
Yemyeşil ormanların olmadığı...
Zararlı güneş ışınları yüzünden dışarıda duramadığın...
Toz zerrecikleri yüzünden rahat nefes alamadığın bir dünya düşün.
Böyle bir yerde yaşamak ister miydin?
Bugünün değerini bilmeyip son pişmanlıklarla kendine ceza vermektense,
Bugünden geleceğine sahip çıksan olmaz mı?
Söylediklerimi hâlâ anlayamadın mı, insanoğlu?
Ben DOĞAYIM.
Ben YAŞAMIM.
Ben yoksam, sen de yoksun...
CENGİZ ÇETİK
(30/06/2019 tarihli yazımı yeniden düzenleyerek paylaşıyorum.)