Sn.Kılıçdaroğlu'nun, iktidarın paravan vakıflar üzerinden bir "kaçış planı" olduğu iddiasını içeren açıklaması, farklı kesimlerde farklı ve benzer tepkilerle karşılandı. Bu açıklamayla birlikte AKP cenahında, suçluluğun telaşı hissiyatı veren ilk tepki, tehdit içeren savunmayla başladı,  daha sonra yerini, açıklama konusu belgelerin gizli değil meşru kağıtlar olduğu ve suç teşkil etmediği şekline dönüştü,  bu hamle ile Kılıçdaroğlu mat olacak denildi. "Kaçış planı" iddiası üzerine yapılan açıklama, muhalif kesimde de bazılarınca,  Kılıçdaroğlu'nun beklentileri karşılayamadığı şeklinde oldu. Bunun yanında, altı doldurulamamış, bilinen şeylerin tekrarı bir iddia, bu zayıf hamle, AKP'nin eline koz verdi,   Maltepe Mitinginin olumlu etkisini silecek,  CHP'ye zarar verecek diyenler oldu. Bana göre Sn. Kılıçdaroğlu iddiası, satranççı ifadesiyle taktik bir ilk hamle; Gambit... Biraz açacak olursak; satrançta zayıf bir açılış gibi algı veren  Gambit, bir satranç oyuncusunun  bir veya birkaç taşı feda ettiği bir açılış hamlesidir. Kılıçdaroğlu'nun büyük beklenti oluşturan "kaçış planı" iddiası ile ilgili içi doldurulmadan söylenen boşluklar nedeniyle verilen hükümler, toplumda bir deprem yaratmadığı için ilk etapta muhalif kesimlerin bir kısmında hayal kırıklığı yaratırken iktidar cenahında da zayıflık olarak algılandı ve rahatlık yarattı. Böyle yapmakla, bana göre Kılıçdaroğlu,   boş bıraktığı bölümlerin toplumda yapılacak tartışmalarla içinin doldurulmasını hedefliyor. Böylece kaçış planı iddiasının görünmeyen kısımlarının görünür hale getirilmesini, eksikli iddiasının toplum tarafında tamamlanmasını amaçlıyor. Bu taktik ne kadar tutar bilemiyorum ama izlediğim ilk tartışmalarda iktidar cenahında şaşkınlığın rahatlığı, muhalif kesimlerde de iddianın boşluklarını doldurma gayreti, aynı zamanda muhalif kesimlerin iddianın sorumluluğuna ortak olmaya başladığını gösteriyor. Bazı vakıfların, vakıf senedinde belirtilen amaçları dışında hayatın akışına ters hangi faaliyetler içinde olduğu deşifre olmaya başladı. Böylece bu tartışmalarla hayatın akışına ters vakıf faaliyetlerinin kaçış planının bir parçası mı? sorusu toplumun gündemine girdi. Bu arada,   ABD hukukunda yer alan vakıf varlıkları güvencesiyle, mevzuata takılmadan, beklemeden oturma ve çalışma izni alabiliyorsunuz, bunun kaçış planı iddiasıyla bir ilişkisi olabilir mi? bu soru araştırılmaya başlandı. Hukuksuz işlere imza atan ve kamuyu zarara uğratan bürokratların kaçış planında yerlerinin olmadığı iddiası bürokraside yanlışa karşı farkındalık üreteceğe benziyor. Böylece, söylentiden öteye geçmeyen şehir efsanesi bir iddianın kamuya açık alanlarda tartışılır hale gelmesi, kayda girmesi, toplumsallaşmasını sağlamış gibi görünüyor. Bu tartışmalar aynı zamanda seçimle gelen seçimle gitmeyecek yanılsamasını giderecek nitelikte görünüyor. Tüm bunlar, Kılıçdaroğlu'nun yapacağı son hamlenin, Şah mat Gambit'in önünü açacaktır diye düşünüyorum. Mesut Karakoyunlu