Mesut KARAKOYUNLU - Emekli Öğretmen
Köşe Yazarı
Mesut KARAKOYUNLU - Emekli Öğretmen
 

EMEK VE KADIN SÖMÜRÜSÜ...

Kadın cinayetleri ve iş cinayetlerinin başa baş gittiği ülkelerin din ve emek sömürüsünün yoğun olduğu ülkeler olması bir tesadüf olabilir mi? Mümkün görünmüyor. Bu iki sömürü düzeninin hâkim olduğu ülkelerde, kadına şiddet, taciz, tecavüzü, iş kazası ve iş cinayetlerini sadece kınamak ve lanetlemekle çözüm üretilebiliyor mu? Şimdiye kadar üretilmedi. Sonuçlar üzerinden verilen haklı tepkiler yerinde ve gerekli; Ancak nedenlere eğilip çözün üretecek irade oluşturmakta ne yazık ki yetersiz. İnsanı ve emeği sömürerek sürdürülen dincilik soslu politikaların gözünde kadın insan değil, emek ise ucuz iş gücü... İş ve kadın cinayetleriyle gelen ölümler ise fıtrat... Bu kafa yapısını besleyen gerici ve faşist zihni yapıyı değiştirecek meşru bir iradeyi topluma hakim kılmadıkça, bu yapıdan nemalanlar kandan beslenmeye devam edecektir. Biz de her cinayetten sonra kınama ve lanet okumayla vicdan rahatlatıyoruz. Bu cinayetlere kaynaklık eden zihni yapının rutinini bozacak bir şeyler yapma zamanı gelmedi mi? derken Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Daha iyi anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum”  açıklaması, kadını tolumda sıfırlayan anlayışın onaylanması gibi algılandı. Diğer tarafta AKP’li bir üst yöneticinin, Suriyeliler ülkeden çıkarılırsa Türkiye ekonomisi çöker ifadesi, çağdışı, kayıt dışı emek sömürüsünün ötesinde köle anlayışıyla ekonomi yönetimi amaçladıkları görülmektedir. Bu iki yaklaşım gösteriyor ki, emek ve kadın sorununun çözümü için bu iktidardan bir şeyler beklemek hayal... 100 yıllık Cumhuriyet birikimi bu çağdışılığı taşımaz. Bu birikimi taşıyanların ülke oranı ise %70'lerde... Önümüzdeki ilk seçimde bu iktidardan kurtulmaktan başka çare gözükmüyor. Tek sıkıntı, küçük farklılıklarla demokraside ve Cumhuriyette ortaklaşan %70'lerin birlikteliğini sağlayabilmek mi ne?   Mesut KARAKOYUNLU
Ekleme Tarihi: 25 Ağustos 2022 - Perşembe

EMEK VE KADIN SÖMÜRÜSÜ...

Kadın cinayetleri ve iş cinayetlerinin başa baş gittiği ülkelerin din ve emek sömürüsünün yoğun olduğu ülkeler olması bir tesadüf olabilir mi?

Mümkün görünmüyor.

Bu iki sömürü düzeninin hâkim olduğu ülkelerde, kadına şiddet, taciz, tecavüzü, iş kazası ve iş cinayetlerini sadece kınamak ve lanetlemekle çözüm üretilebiliyor mu?

Şimdiye kadar üretilmedi.

Sonuçlar üzerinden verilen haklı tepkiler yerinde ve gerekli;

Ancak nedenlere eğilip çözün üretecek irade oluşturmakta ne yazık ki yetersiz.

İnsanı ve emeği sömürerek sürdürülen dincilik soslu politikaların gözünde kadın insan değil, emek ise ucuz iş gücü... İş ve kadın cinayetleriyle gelen ölümler ise fıtrat...

Bu kafa yapısını besleyen gerici ve faşist zihni yapıyı değiştirecek meşru bir iradeyi topluma hakim kılmadıkça, bu yapıdan nemalanlar kandan beslenmeye devam edecektir.

Biz de her cinayetten sonra kınama ve lanet okumayla vicdan rahatlatıyoruz.

Bu cinayetlere kaynaklık eden zihni yapının rutinini bozacak bir şeyler yapma zamanı gelmedi mi? derken Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Daha iyi anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum”  açıklaması, kadını tolumda sıfırlayan anlayışın onaylanması gibi algılandı. Diğer tarafta AKP’li bir üst yöneticinin, Suriyeliler ülkeden çıkarılırsa Türkiye ekonomisi çöker ifadesi, çağdışı, kayıt dışı emek sömürüsünün ötesinde köle anlayışıyla ekonomi yönetimi amaçladıkları görülmektedir.

Bu iki yaklaşım gösteriyor ki, emek ve kadın sorununun çözümü için bu iktidardan bir şeyler beklemek hayal...

100 yıllık Cumhuriyet birikimi bu çağdışılığı taşımaz.

Bu birikimi taşıyanların ülke oranı ise %70'lerde...

Önümüzdeki ilk seçimde bu iktidardan kurtulmaktan başka çare gözükmüyor.

Tek sıkıntı, küçük farklılıklarla demokraside ve Cumhuriyette ortaklaşan %70'lerin birlikteliğini sağlayabilmek mi ne?

 

Mesut KARAKOYUNLU

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.