ÇATALCA’DA ÖNCE KÖY ZİYARETLERİ, SONRA HALK BULUŞMASI

Siyaset 29.03.2024 - 20:17, Güncelleme: 29.03.2024 - 20:17 334+ kez okundu.
 

ÇATALCA’DA ÖNCE KÖY ZİYARETLERİ, SONRA HALK BULUŞMASI

SEÇKİNHABERTV- İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, önce Çatalca’nın köylerini ziyaret etti, sonra Cumhuriyet Meydanı’nda halkla buluştu.

SEÇKİNHABERTV- İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, önce Çatalca’nın köylerini ziyaret etti, sonra Cumhuriyet Meydanı’nda halkla buluştu. Cumhuriyet rejiminde yöneticilerin vatandaşa had bildiremeyeceğini vurgulayan İmamoğlu, Cumhuriyette yönetici, vatandaşına bakarken haddini bilecek haddini. Öyle oy verenmiş, oy vermeyenmiş… Yok, o devir bitti. Öyle mülk sahibi falan yok. Mülk sahibi, 86 milyon yurttaş. Onun için, ‘Ben karar verdim, olacak!’ O iş bitti kardeş. Kanal İstanbul gibi felaket projelerine nasıl ‘dur’ dediysek, ‘dur’ demeye devam edeceğiz. Asla izin vermeyeceğiz” dedi. İktidar kanadının yıllardır akla, bilime, ekonomi kurallarına aykırı işler yaptığına dikkat çeken İmamoğlu, “Biz de ceremesini çekiyoruz. Çiftçi ceremesini çekiyor. Emekli ceremesini çekiyor. Öğrenci ceremesini çekiyor. İftarı huzurlu bir şekilde hazırlayamayan bir ailenin sıkıntısını düşünsenize. Bu politikalar niye oldu? Niye oldu biliyor musunuz? Bir kişi çıktı, ‘Ekonomiyi ben bilirim’ dedi; yandık. ‘Ben ekonomistim’ dedi mi? Dedi. O gün yandık işte. Ekonomi yüzümüze bir daha gülmedi” diye konuştu. Hükümetin 2023 seçimlerinde verdiği vaatleri tutmadığının altını çizen İmamoğlu, “Yokmuş gibi davranıyorlar. Biz gayret gösteriyoruz, çok çalışıyoruz, adil oluyoruz, dürüst hizmet yapıyoruz. Onun için kasamızda bereket var. Eskiden, ‘Çalıyor ama çalışıyor’ derlerdi, öyle mi? Şimdi onu biz yok ettik. Ne çalması ya? Hem çalmıyor hem de çalışıyor. Şimdi ne olacak biliyor musunuz? Dürüstlük kazanacak. Vicdan kazanacak. Biz, icraatçıyız. Biz, halkçıyız. Bizim işimiz icraat, hizmet, yatırım. Onların işi ihanet, israf” ifadelerini kullandı.   İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Çatalca Belediye Başkan adayı Erhan Güzel ile birlikte; ilçenin kırsalında bulunan Muratbey, Ovayenice, Elbasan ve Çakıl mahallelerinde köy turu yaptı. Vatandaşlar, kendilerini selamlayan İmamoğlu ve Güzel’e sevgi gösterilerinde bulundu. İmamoğlu, köy meydanlarında kendisini karşılayan Çatalcalılara kısa konuşmalar yapıp, anı fotoğrafları çektirdi. Elbasan’da, İmamoğlu ile yaş almış bir kadın vatandaş arasında şu ilginç diyalog yaşandı: ELBASAN KÖYLÜ VATANDAŞTAN İMAMOĞLU’NA ŞİİRLİ DESTEK Vatandaş: Bir şey söyleyebilir miyim? İmamoğlu: Söyle anneciğim. Vatandaş: Hoparlör var mı? İçimde ukde kaldı. Sana şiirler yazdım. Söyleyeyim mi? İmamoğlu: Ne mutlu bana. Söyle.   Çatalca’nın dağları Açar erguvanları Ekrem Başkan burada Kaldıralım kolları   Çatalca dağları var İçinde çamları var Adam gibi bir adam Bizde İmamoğlu var   İstanbul yedi tepe Barajlar tepe tepe İmamoğlu hakkını Alacak söke söke   İstanbul’un dağları Pul oldu paralar Herkes hakkını arasın Yürekler, beyler ağlar   Adı Ekrem eşi Dilek Mangal gibi bunda yürek Yalan demeye ne gerek Yürü be İmamoğlu “EKREM ABİ SENİNLE OLAN AŞKIMIZ, ÇİFTÇİNİN BORCU GİBİ HİÇ BİTMESİN” Turun ardından ilçe merkezine ulaşan İmamoğlu ve Güzel, Çatalca Cumhuriyet Meydanı’nda halkla buluştu. Meydanı dolduran vatandaşlar, İmamoğlu ve Güzel’e sevgi gösterilerinde bulundu. Halk buluşmasına katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, CHP Parti Meclisi üyesi Berker Esen, CHP milletvekili Engin Altay ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün de İmamoğlu ve Güzel’e destek oldu. Konuşma yapacağı platforma eşi Dr. Dilek Kaya İmamoğlu ile birlikte çıkan İmamoğlu, vatandaşların ellerindeki yaratıcı dövizlere yine kayıtsız kalmadı. İmamoğlu, “Ekrem abi seninle olan aşkımız, çiftçinin borcu gibi hiç bitmesin” dövizini okuduktan sonra, şunları söyledi: “ÇİFTÇİYE 1 VER 10 AL, 2 VER 50 AL; BİR AVUÇ İNSANA 1000 VER, BİR TANE 1 LİRA GELMEZ” “Kurban olurum sana. Allah korusun. Çiftçinin borcunu bitireceğiz. Çiftçiye, Çatalca'da güzel günleri daha fazlasını yaşatacağız. Çiftçiye desteklerimizi, tam iki katına çıkaracağız önümüzdeki dönemde. İstanbul'da çiftçiye 1 ver 10 al, 2 ver 50 al. Bak öyle bir şey bu. Bereket bu bereket. Bir avuç insana 1000 ver, bir tane 1 lira gelmez size. Bu bir avuç insana var ya, 1000 ver, hepsi gider. Onun için ver çiftçiye, bereket gelsin İstanbul'a kardeşim. Ver, üretene ver. Üretene ve üreten ahlaklı insanlara, bu güzel insanlara, bu memleketin yurdum insanına ver. Vereceksin. Emekliye ver. Emekliye vereceksin. Emeklinin başı öne eğildiği zaman, bu milletin başı öne eğik demektir. Bunlar saygıyı, hürmeti bile ezdiler. Emekliye verilecek 1 lirayı, ‘Bütçeye yük’ diye tariflediler. Doğru mu? Ama ‘Kanal İstanbul’ deyince gözleri böyle fır fır dönüyor bunların. İçinde bir para işareti var, onun adını söylemeyeceğim. Anladınız siz ne olduğunu. Ama bu memleketin, bu güzel şehrin havasını, suyunu, toprağını, çiftçisini, memleketin Boğaz’ını, o güzel coğrafyayı, tarihini, maneviyatını bu bir avuç insana, -bu kardeşiniz muhafızlık yapacak, 16 milyon İstanbullu muhafızlık yapacak- onlara yedirmeyeceğiz, yedirmeyeceğiz onlara.” “ÇİFTÇİNİN MAZOTUNU TRAKTÖRÜNÜN YANINA KADAR GÖTÜRDÜK” Yeni dönemde görev almaları halinde Erhan Güzel’le birlikte Çatalca'ya mahcup olmayacaklarının sözünü veren İmamoğlu, konuyu kentin tarımına getirdi. “İBB, tarihinde ilk kez tarıma destek oluyor” diyen İmamoğlu, “Hem de öyle böyle değil. 8.200’ün üzerindeki çiftçi sayımız nasıl oldu biliyor musunuz? Bir anda 10 katına çıktı. 700-800 kişiyken, 8.200’ün üzerindeki çiftçimize tohum verdik, fide verdik, mısır verdik, büyükbaş hayvan yemi verdik, arı yemi verdik, gübre verdik, mazot desteği verdik. Hem de çiftçinin mazotunu ne yaptık biliyor musunuz? ‘Yolda mazot harcamasın diye, traktörünün yanına kadar götürün’ dedim. Pendik’in Göçbeyli Köyü’ne uzak-yakın demeden nasıl hizmet ettiysek, diğer ucunda da Çatalca'nın bütün köylerine hizmet edip, bütün yapılan ihmallerin önüne geçtik. Geçmeye bu dönemde de devam edeceğiz” şeklinde konuştu. “CUMHURİYET NE DİYOR BİLİYOR MUSUNUZ?” Hizmetlerini partizanlıktan uzak bir anlayışla gerçekleştirdiklerini vurgulayan İmamoğlu, “Ben memleketimin hiçbir insanını birbirinden ayırmadım ki, belediye başkanını birbirinden ayırayım. Bunlar öyle yapmaz. Parti devleti kurmak istiyorlar, söyleyeyim. 100 seneyi aşmış, Türkiye Cumhuriyeti kurulmuş, Allah'ın bir lütfu, bir çift mavi göz gelmiş, milletimizin atasıyla, dedesiyle Cumhuriyeti kurmuş, bize emanet etmiş ve bize görev vermiş: Bu şehri, bu ülkeyi koruyun, insanlarına saygı gösterin. Cumhuriyet ne diyor biliyor musunuz? Her insan eşit. Yok birbirimizden farkımız biliyor musunuz? Hiç kimsenin birbirinden farkı yok. Birbirinden şu kadar üstünlüğü yok, şu kadar. Cumhuriyette yönetici nasıl bakar biliyor musunuz? Gülerek bakar. Yönetici vatandaşına şefkatle bakar. Yönetici, vatandaşına sert bakamaz. Talimat veremez. Had bildiremez. Cumhuriyette yönetici, vatandaşına bakarken haddini bilecek haddini. Öyle oy verenmiş, oy vermeyenmiş… Yok, o devir bitti. Öyle mülk sahibi falan yok. Mülk sahibi, 86 milyon yurttaş. Onun için, ‘Ben karar verdim, olacak!’ O iş bitti kardeş. Kanal İstanbul gibi felaket projelerine nasıl ‘dur’ dediysek, ‘dur’ demeye devam edeceğiz. Asla izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı. “KIRIK SANDALYE”Yİ HATIRLATTI İstanbul’da görev yapan 39 belediye başkanına, ilçelerine yaptığı her ziyaret için davetiye yolladığını kaydeden İmamoğlu, özetle şöyle konuştu: “Hiç ayrımcılık yapmadık. Çünkü niye biliyor musunuz? Ben ilçe belediye başkanıyken, bir kez bile ziyaretime gelinmedi. Randevu vermediler. Telefonuma bakılmadı. Ben, kendime yapılmasını istemediğim bir şeyi başkasına yapmayacak kadar, sizler gibi güzel, sizler gibi iyi anne-baba terbiyesi aldım, anne. Onun için ben kendime yapılmasının istemediğin bir şeyi, başkasına yapmam. Doğrusu da budur. Oysa, sadece İstanbul'un sorunlarını konuşmak için, mesela Sayın Cumhurbaşkanı'ndan defalarca, yıllarca randevu istedim. Doğru mu? Verdi mi? Ayrımcılığa uğradık. Böyle bir şey olabilir mi? Bir kere bile randevu vermedi. Sadece ilk seçildiğimizde, fazla ısrarcı olunca, 30 tane büyükşehir belediye başkanını davet etti. Hatırlar mısınız? Ne tesadüfse, 30 kişinin orada herkesin önünde ismi yazıyor, bana kırık sandalye denk geldi. Bak, bak, bak. Hatırlıyor musunuz? Az kalsın düşüyorduk. Allah'tan sporcuyum da yerden böyle ayağa kalktık hemen yani. Sonra da bana demez mi? ‘Bak israf ediyorsun, sandalyeyi kırdın.’ Dedim ki, ‘Vallahi birincide değil ama ikincide daha sağlam oturuyorum da ondan’ dedim.” “BU NASIL BİR KİBİR?” “Tabii işin esprisi ama bu gerçek. İBB Başkanı'na, yani 16 milyon insanının Belediye Başkanı’na randevu vermemek, yanıt vermemek; bu nasıl bir kibir? Başka da bir randevu talebimize yanıt almadım zaten. Onlar zannetti ki, İmamoğlu'nu yok sayarsak, İmamoğlu'nun işlerine engel olmaya çalışırsak, İmamoğlu da böyle yerine sinecek, bir dahaki seçimi de İstanbul'da kolayca alırız zannettiler. Öyle mi? Pışık! Biz öyle pes eder miyiz? Mümkün mü? Etmeyiz. Ben hayatımda, bir tek şeyi hiç yapmadım. Asla yılmadım. Ama yıldırdım. Ama yıldırırım onu söyleyeyim. Ne kadar kötülük yaparsa yapsınlar, biz ne yaptık biliyor musunuz? Daha fazla çalıştık. Engel çıkardılar; daha çok koştuk. O yüzden 5 yılda, onların dönemine göre daha az gelir elde ettiğimiz halde, onların 2 katı iş yaptık. Bereket geldi bütçemize, İstanbul'umuza. 31 Mart günü, hep birlikte sandığa gideceğiz. Doğru mu? İstanbul'u ne yapacak? Bir kez daha gücünü gösterecek mi? Eşit, adil hizmet üreten, vatandaşı ayırt etmeyen, herkese eşit bakan, 650 bin anneye çocuk kartı verirken, 100 bin gence burs verirken, çiftçiye destek dağıtırken ya da 600-700 bin haneye destek verirken, Allah aşkına bir kişiye Ekrem İmamoğlu, ‘Hangi partidensin’ diye sorar mı? Vatandaşı ayırt etmeye asla müsaade etmeyiz biz.” “MİLLETİN EFENDİ OLDUĞUNU ANLAYACAKLAR” “İşte vatandaşını bir gören bizler, sizlerle birlikte bu seçimi tekrar kazanacağız. Ve 31 Mart'tan sonra, her şey çok daha güzel olacak. Çünkü, 5 yıl boyunca engelleyici tavrın işe yaramadığını görecekler bu pazar günü. Engellemenin yanlış olduğunu, ‘o parti, bu parti’ demenin yanlış olduğunu, bu halkımız onlara öğretecek. Milletin efendi olduğunu anlayacaklar. Anlayacaklar mı? Çatalca gösterecek mi bunu? Ne olacak ondan sonra biliyor musunuz? Hemen geri adım atacaklar. Yöntem değiştirecekler. Uyguladıkları planın yanlış olduğunu görecekler. Geri adım atacaklar. Hem de tam vites. Bakın; yıllardır imzalamadıkları projelerimizi tek tek imzalayacaklar. Engeller tek tek kalkacak. O yüzden 31 Mart'tan sonra her şey çok güzel olacak. Sizin sayenizde biliyor musunuz? Siz, yanlış yapana haddini bildiren insanlarsınız. Benim yurdum insanı, benim hemşehrilerim, 16 milyon İstanbullu yanlışa evet demez. Vicdanıyla, ahlakıyla hareket eder.” “BİR KİŞİ ÇIKTI, ‘EKONOMİYİ BEN BİLİRİM’ DEDİ, O GÜN YANDIK İŞTE” “En büyük meselemiz hayat pahalılığı değil mi? Yüksek enflasyon değil mi? Mayıs seçimlerinde vaatler verdiler mi? ‘Her şey güzel olacak’ dediler mi? Hayat pahalılığı iki kat arttı. Bakın; yıllardır akla, bilime, ekonomi kurallarına aykırı işler yaptılar. Biz de ceremesini çekiyoruz. Çiftçi ceremesini çekiyor. Emekli ceremesini çekiyor. Öğrenci ceremesini çekiyor. İftarı huzurlu bir şekilde hazırlayamayan bir ailenin sıkıntısını düşünsenize. Bu politikalar niye oldu? Niye oldu biliyor musunuz? Bir kişi çıktı, ‘Ekonomiyi ben bilirim’ dedi; yandık. ‘Ben ekonomistim’ dedi mi? Dedi. O gün yandık işte. Ekonomi yüzümüze bir daha gülmedi. Hatırlıyor musunuz; bir bakan dedi ki, ‘Gözümüzdeki parıltıya bakın’ dedi. Ne parıltı kaldı ne bakan. Şimdi ne diyor? ‘İyi ücret veriyoruz ama iki ayda eriyor.’ Doğru mu? Size bir şey söyleyeyim mi? Yakında enflasyonu suçlarsa, şaşırmayın. ‘Bütün suç enflasyonda’ derse, şaşırmayın. Şimdi o yüzden zam vermeye devam etmek zorunda. Enflasyon karşısında her şeye eriyecek. ‘Zam vermeye gerek yok, nasılsa verdiğimiz eriyor’ diyen bir ekonomi aklını bana biri öğretsin, biri söylesin bunu. Vallahi billahi, biri anlatsın bana.” “HANİ FAİZ DÜŞMANDI? FAİZ ALDI BAŞINI GİDİYOR” “Enflasyonu siz yarattınız. Hani faiz düşmandı? Faiz aldı başını gidiyor. Öyle değil mi? Tutabiliyor mu faizi? Bakın; milyarlarca dolar bozdular sırf bu seçim için. Neymiş? Dolar artmayacakmış! Tutabiliyorlar mı doları, Euro’yu? Tutamazlar. Enflasyon düşmez. Enflasyonu istediği kadar suçla. Suçlu sizsiniz. Siz, ekonomiyi yönetemediniz. Siz, bir de kalktınız Kanal İstanbul projeleri için parayı vermeyi göze alıyorsunuz, ihaleleri yapıyorsunuz. Ama emeklilere vereceğiniz birkaç lirayı, emekliye fazla görüyorsunuz. Neymiş? Para eriyecekmiş. Kanal felaketine para verirken güzel, emeklinin başı öne eğilirken, ona vereceğiniz parayı bütçeye yük görüyorsunuz. Dertleri başka. Bakın onların derdi millet değil. Onların derdi millet olmaz. Onların derdi millet olsa, emeklinin yanında olurlar. Onların derdi millet olsa, mülakatı kaldırırlar mıydı? Kaldırırlardı. Ama kaldırmazlar. Çünkü işlerine gelmez. İki tane laf diyecek. ‘Mülakatı kaldırın’ diyecek; demiyor. Çünkü, daha yapacakları kötülükler var.” “2023’TE VERDİKLERİ VAATLERİ TUTTULAR MI?” “Bakın; bir yıl geçti neredeyse seçim geçeli. 2023’te verdikleri vaatleri tuttular mı? Hayır. Yokmuş gibi davranıyorlar. Biz gayret gösteriyoruz, çok çalışıyoruz, adil oluyoruz, dürüst hizmet yapıyoruz. Onun için kasamızda bereket var. Eskiden, ‘Çalıyor ama çalışıyor’ derlerdi, öyle mi? Şimdi onu biz yok ettik. Ne çalması ya? Hem çalmıyor hem de çalışıyor. İşini yapacak bu memleketin insanı, bu memleketin yöneticisi. Bizden önceki 5 yılda, 147 kez, çoğu da rutin denetleme, rutin denetleme yapmışlar Büyükşehir Belediyesi’nde. Bu kardeşinizi, 5 yıl bile değil, 3 ayımızı çaldılar biliyorsunuz, tam bin 19 kere soruşturmaya gelmişler. 1,5 günde bir müfettiş bir kapıdan giriyor. O daha çıkmadan, öbür kapıdan öbürü giriyor. Ben bundan şikayetçi değilim. Niye? Devlet işi yapıyoruz biz. Tabii ki teftiş yapılacak. Ama kendileri, kendilerine bunu yapmazken, bize onun 10 katını yapmışlar. Yani aslında ne yaptılar biliyor musunuz? Bize dürüstlük madalyası verdiler, dürüstlük. Dürüstlüğümüzü onlar tescilledi, biz de onların yalanlarını tescilledik. Nedir yalanları biliyor musunuz? Hatırlar mısınız; 2019’da ne dediler? ‘Gelirseler, bunlar sosyal yardımları kesecekler.’ Biz ne yaptık? 6 kat arttırdık. Kimin dürüst, kimin iftira attığını milletimiz gördü. Şimdi ne olacak biliyor musunuz? Dürüstlük kazanacak. Vicdan kazanacak. Biz, icraatçıyız. Biz, halkçıyız. Bizim işimiz icraat, hizmet, yatırım. Onların işi ihanet, israf.”
SEÇKİNHABERTV- İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, önce Çatalca’nın köylerini ziyaret etti, sonra Cumhuriyet Meydanı’nda halkla buluştu.

SEÇKİNHABERTV- İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, önce Çatalca’nın köylerini ziyaret etti, sonra Cumhuriyet Meydanı’nda halkla buluştu.

Cumhuriyet rejiminde yöneticilerin vatandaşa had bildiremeyeceğini vurgulayan İmamoğlu, Cumhuriyette yönetici, vatandaşına bakarken haddini bilecek haddini. Öyle oy verenmiş, oy vermeyenmiş… Yok, o devir bitti. Öyle mülk sahibi falan yok. Mülk sahibi, 86 milyon yurttaş. Onun için, ‘Ben karar verdim, olacak!’ O iş bitti kardeş. Kanal İstanbul gibi felaket projelerine nasıl ‘dur’ dediysek, ‘dur’ demeye devam edeceğiz. Asla izin vermeyeceğiz” dedi.

İktidar kanadının yıllardır akla, bilime, ekonomi kurallarına aykırı işler yaptığına dikkat çeken İmamoğlu, “Biz de ceremesini çekiyoruz. Çiftçi ceremesini çekiyor. Emekli ceremesini çekiyor. Öğrenci ceremesini çekiyor. İftarı huzurlu bir şekilde hazırlayamayan bir ailenin sıkıntısını düşünsenize. Bu politikalar niye oldu? Niye oldu biliyor musunuz? Bir kişi çıktı, ‘Ekonomiyi ben bilirim’ dedi; yandık. ‘Ben ekonomistim’ dedi mi? Dedi. O gün yandık işte. Ekonomi yüzümüze bir daha gülmedi” diye konuştu.

Hükümetin 2023 seçimlerinde verdiği vaatleri tutmadığının altını çizen İmamoğlu, “Yokmuş gibi davranıyorlar. Biz gayret gösteriyoruz, çok çalışıyoruz, adil oluyoruz, dürüst hizmet yapıyoruz. Onun için kasamızda bereket var. Eskiden, ‘Çalıyor ama çalışıyor’ derlerdi, öyle mi? Şimdi onu biz yok ettik. Ne çalması ya? Hem çalmıyor hem de çalışıyor. Şimdi ne olacak biliyor musunuz? Dürüstlük kazanacak. Vicdan kazanacak. Biz, icraatçıyız. Biz, halkçıyız. Bizim işimiz icraat, hizmet, yatırım. Onların işi ihanet, israf” ifadelerini kullandı.

 

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Çatalca Belediye Başkan adayı Erhan Güzel ile birlikte; ilçenin kırsalında bulunan Muratbey, Ovayenice, Elbasan ve Çakıl mahallelerinde köy turu yaptı. Vatandaşlar, kendilerini selamlayan İmamoğlu ve Güzel’e sevgi gösterilerinde bulundu. İmamoğlu, köy meydanlarında kendisini karşılayan Çatalcalılara kısa konuşmalar yapıp, anı fotoğrafları çektirdi. Elbasan’da, İmamoğlu ile yaş almış bir kadın vatandaş arasında şu ilginç diyalog yaşandı:

ELBASAN KÖYLÜ VATANDAŞTAN İMAMOĞLU’NA ŞİİRLİ DESTEK

Vatandaş: Bir şey söyleyebilir miyim?

İmamoğlu: Söyle anneciğim.

Vatandaş: Hoparlör var mı? İçimde ukde kaldı. Sana şiirler yazdım. Söyleyeyim mi?

İmamoğlu: Ne mutlu bana. Söyle.

 

Çatalca’nın dağları

Açar erguvanları

Ekrem Başkan burada

Kaldıralım kolları

 

Çatalca dağları var

İçinde çamları var

Adam gibi bir adam

Bizde İmamoğlu var

 

İstanbul yedi tepe

Barajlar tepe tepe

İmamoğlu hakkını

Alacak söke söke

 

İstanbul’un dağları

Pul oldu paralar

Herkes hakkını arasın

Yürekler, beyler ağlar

 

Adı Ekrem eşi Dilek

Mangal gibi bunda yürek

Yalan demeye ne gerek

Yürü be İmamoğlu

“EKREM ABİ SENİNLE OLAN AŞKIMIZ, ÇİFTÇİNİN BORCU GİBİ HİÇ BİTMESİN”

Turun ardından ilçe merkezine ulaşan İmamoğlu ve Güzel, Çatalca Cumhuriyet Meydanı’nda halkla buluştu. Meydanı dolduran vatandaşlar, İmamoğlu ve Güzel’e sevgi gösterilerinde bulundu. Halk buluşmasına katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, CHP Parti Meclisi üyesi Berker Esen, CHP milletvekili Engin Altay ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün de İmamoğlu ve Güzel’e destek oldu. Konuşma yapacağı platforma eşi Dr. Dilek Kaya İmamoğlu ile birlikte çıkan İmamoğlu, vatandaşların ellerindeki yaratıcı dövizlere yine kayıtsız kalmadı. İmamoğlu, “Ekrem abi seninle olan aşkımız, çiftçinin borcu gibi hiç bitmesin” dövizini okuduktan sonra, şunları söyledi:

“ÇİFTÇİYE 1 VER 10 AL, 2 VER 50 AL; BİR AVUÇ İNSANA 1000 VER, BİR TANE 1 LİRA GELMEZ”

“Kurban olurum sana. Allah korusun. Çiftçinin borcunu bitireceğiz. Çiftçiye, Çatalca'da güzel günleri daha fazlasını yaşatacağız. Çiftçiye desteklerimizi, tam iki katına çıkaracağız önümüzdeki dönemde. İstanbul'da çiftçiye 1 ver 10 al, 2 ver 50 al. Bak öyle bir şey bu. Bereket bu bereket. Bir avuç insana 1000 ver, bir tane 1 lira gelmez size. Bu bir avuç insana var ya, 1000 ver, hepsi gider. Onun için ver çiftçiye, bereket gelsin İstanbul'a kardeşim. Ver, üretene ver. Üretene ve üreten ahlaklı insanlara, bu güzel insanlara, bu memleketin yurdum insanına ver. Vereceksin. Emekliye ver. Emekliye vereceksin. Emeklinin başı öne eğildiği zaman, bu milletin başı öne eğik demektir. Bunlar saygıyı, hürmeti bile ezdiler. Emekliye verilecek 1 lirayı, ‘Bütçeye yük’ diye tariflediler. Doğru mu? Ama ‘Kanal İstanbul’ deyince gözleri böyle fır fır dönüyor bunların. İçinde bir para işareti var, onun adını söylemeyeceğim. Anladınız siz ne olduğunu. Ama bu memleketin, bu güzel şehrin havasını, suyunu, toprağını, çiftçisini, memleketin Boğaz’ını, o güzel coğrafyayı, tarihini, maneviyatını bu bir avuç insana, -bu kardeşiniz muhafızlık yapacak, 16 milyon İstanbullu muhafızlık yapacak- onlara yedirmeyeceğiz, yedirmeyeceğiz onlara.”

“ÇİFTÇİNİN MAZOTUNU TRAKTÖRÜNÜN YANINA KADAR GÖTÜRDÜK”

Yeni dönemde görev almaları halinde Erhan Güzel’le birlikte Çatalca'ya mahcup olmayacaklarının sözünü veren İmamoğlu, konuyu kentin tarımına getirdi. “İBB, tarihinde ilk kez tarıma destek oluyor” diyen İmamoğlu, “Hem de öyle böyle değil. 8.200’ün üzerindeki çiftçi sayımız nasıl oldu biliyor musunuz? Bir anda 10 katına çıktı. 700-800 kişiyken, 8.200’ün üzerindeki çiftçimize tohum verdik, fide verdik, mısır verdik, büyükbaş hayvan yemi verdik, arı yemi verdik, gübre verdik, mazot desteği verdik. Hem de çiftçinin mazotunu ne yaptık biliyor musunuz? ‘Yolda mazot harcamasın diye, traktörünün yanına kadar götürün’ dedim. Pendik’in Göçbeyli Köyü’ne uzak-yakın demeden nasıl hizmet ettiysek, diğer ucunda da Çatalca'nın bütün köylerine hizmet edip, bütün yapılan ihmallerin önüne geçtik. Geçmeye bu dönemde de devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

“CUMHURİYET NE DİYOR BİLİYOR MUSUNUZ?”

Hizmetlerini partizanlıktan uzak bir anlayışla gerçekleştirdiklerini vurgulayan İmamoğlu, “Ben memleketimin hiçbir insanını birbirinden ayırmadım ki, belediye başkanını birbirinden ayırayım. Bunlar öyle yapmaz. Parti devleti kurmak istiyorlar, söyleyeyim. 100 seneyi aşmış, Türkiye Cumhuriyeti kurulmuş, Allah'ın bir lütfu, bir çift mavi göz gelmiş, milletimizin atasıyla, dedesiyle Cumhuriyeti kurmuş, bize emanet etmiş ve bize görev vermiş: Bu şehri, bu ülkeyi koruyun, insanlarına saygı gösterin. Cumhuriyet ne diyor biliyor musunuz? Her insan eşit. Yok birbirimizden farkımız biliyor musunuz? Hiç kimsenin birbirinden farkı yok. Birbirinden şu kadar üstünlüğü yok, şu kadar. Cumhuriyette yönetici nasıl bakar biliyor musunuz? Gülerek bakar. Yönetici vatandaşına şefkatle bakar. Yönetici, vatandaşına sert bakamaz. Talimat veremez. Had bildiremez. Cumhuriyette yönetici, vatandaşına bakarken haddini bilecek haddini. Öyle oy verenmiş, oy vermeyenmiş… Yok, o devir bitti. Öyle mülk sahibi falan yok. Mülk sahibi, 86 milyon yurttaş. Onun için, ‘Ben karar verdim, olacak!’ O iş bitti kardeş. Kanal İstanbul gibi felaket projelerine nasıl ‘dur’ dediysek, ‘dur’ demeye devam edeceğiz. Asla izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

“KIRIK SANDALYE”Yİ HATIRLATTI

İstanbul’da görev yapan 39 belediye başkanına, ilçelerine yaptığı her ziyaret için davetiye yolladığını kaydeden İmamoğlu, özetle şöyle konuştu:

“Hiç ayrımcılık yapmadık. Çünkü niye biliyor musunuz? Ben ilçe belediye başkanıyken, bir kez bile ziyaretime gelinmedi. Randevu vermediler. Telefonuma bakılmadı. Ben, kendime yapılmasını istemediğim bir şeyi başkasına yapmayacak kadar, sizler gibi güzel, sizler gibi iyi anne-baba terbiyesi aldım, anne. Onun için ben kendime yapılmasının istemediğin bir şeyi, başkasına yapmam. Doğrusu da budur. Oysa, sadece İstanbul'un sorunlarını konuşmak için, mesela Sayın Cumhurbaşkanı'ndan defalarca, yıllarca randevu istedim. Doğru mu? Verdi mi? Ayrımcılığa uğradık. Böyle bir şey olabilir mi? Bir kere bile randevu vermedi. Sadece ilk seçildiğimizde, fazla ısrarcı olunca, 30 tane büyükşehir belediye başkanını davet etti. Hatırlar mısınız? Ne tesadüfse, 30 kişinin orada herkesin önünde ismi yazıyor, bana kırık sandalye denk geldi. Bak, bak, bak. Hatırlıyor musunuz? Az kalsın düşüyorduk. Allah'tan sporcuyum da yerden böyle ayağa kalktık hemen yani. Sonra da bana demez mi? ‘Bak israf ediyorsun, sandalyeyi kırdın.’ Dedim ki, ‘Vallahi birincide değil ama ikincide daha sağlam oturuyorum da ondan’ dedim.”

“BU NASIL BİR KİBİR?”

“Tabii işin esprisi ama bu gerçek. İBB Başkanı'na, yani 16 milyon insanının Belediye Başkanı’na randevu vermemek, yanıt vermemek; bu nasıl bir kibir? Başka da bir randevu talebimize yanıt almadım zaten. Onlar zannetti ki, İmamoğlu'nu yok sayarsak, İmamoğlu'nun işlerine engel olmaya çalışırsak, İmamoğlu da böyle yerine sinecek, bir dahaki seçimi de İstanbul'da kolayca alırız zannettiler. Öyle mi? Pışık! Biz öyle pes eder miyiz? Mümkün mü? Etmeyiz. Ben hayatımda, bir tek şeyi hiç yapmadım. Asla yılmadım. Ama yıldırdım. Ama yıldırırım onu söyleyeyim. Ne kadar kötülük yaparsa yapsınlar, biz ne yaptık biliyor musunuz? Daha fazla çalıştık. Engel çıkardılar; daha çok koştuk. O yüzden 5 yılda, onların dönemine göre daha az gelir elde ettiğimiz halde, onların 2 katı iş yaptık. Bereket geldi bütçemize, İstanbul'umuza. 31 Mart günü, hep birlikte sandığa gideceğiz. Doğru mu? İstanbul'u ne yapacak? Bir kez daha gücünü gösterecek mi? Eşit, adil hizmet üreten, vatandaşı ayırt etmeyen, herkese eşit bakan, 650 bin anneye çocuk kartı verirken, 100 bin gence burs verirken, çiftçiye destek dağıtırken ya da 600-700 bin haneye destek verirken, Allah aşkına bir kişiye Ekrem İmamoğlu, ‘Hangi partidensin’ diye sorar mı? Vatandaşı ayırt etmeye asla müsaade etmeyiz biz.”

“MİLLETİN EFENDİ OLDUĞUNU ANLAYACAKLAR”

“İşte vatandaşını bir gören bizler, sizlerle birlikte bu seçimi tekrar kazanacağız. Ve 31 Mart'tan sonra, her şey çok daha güzel olacak. Çünkü, 5 yıl boyunca engelleyici tavrın işe yaramadığını görecekler bu pazar günü. Engellemenin yanlış olduğunu, ‘o parti, bu parti’ demenin yanlış olduğunu, bu halkımız onlara öğretecek. Milletin efendi olduğunu anlayacaklar. Anlayacaklar mı? Çatalca gösterecek mi bunu? Ne olacak ondan sonra biliyor musunuz? Hemen geri adım atacaklar. Yöntem değiştirecekler. Uyguladıkları planın yanlış olduğunu görecekler. Geri adım atacaklar. Hem de tam vites. Bakın; yıllardır imzalamadıkları projelerimizi tek tek imzalayacaklar. Engeller tek tek kalkacak. O yüzden 31 Mart'tan sonra her şey çok güzel olacak. Sizin sayenizde biliyor musunuz? Siz, yanlış yapana haddini bildiren insanlarsınız. Benim yurdum insanı, benim hemşehrilerim, 16 milyon İstanbullu yanlışa evet demez. Vicdanıyla, ahlakıyla hareket eder.”

“BİR KİŞİ ÇIKTI, ‘EKONOMİYİ BEN BİLİRİM’ DEDİ, O GÜN YANDIK İŞTE”

“En büyük meselemiz hayat pahalılığı değil mi? Yüksek enflasyon değil mi? Mayıs seçimlerinde vaatler verdiler mi? ‘Her şey güzel olacak’ dediler mi? Hayat pahalılığı iki kat arttı. Bakın; yıllardır akla, bilime, ekonomi kurallarına aykırı işler yaptılar. Biz de ceremesini çekiyoruz. Çiftçi ceremesini çekiyor. Emekli ceremesini çekiyor. Öğrenci ceremesini çekiyor. İftarı huzurlu bir şekilde hazırlayamayan bir ailenin sıkıntısını düşünsenize. Bu politikalar niye oldu? Niye oldu biliyor musunuz? Bir kişi çıktı, ‘Ekonomiyi ben bilirim’ dedi; yandık. ‘Ben ekonomistim’ dedi mi? Dedi. O gün yandık işte. Ekonomi yüzümüze bir daha gülmedi. Hatırlıyor musunuz; bir bakan dedi ki, ‘Gözümüzdeki parıltıya bakın’ dedi. Ne parıltı kaldı ne bakan. Şimdi ne diyor? ‘İyi ücret veriyoruz ama iki ayda eriyor.’ Doğru mu? Size bir şey söyleyeyim mi? Yakında enflasyonu suçlarsa, şaşırmayın. ‘Bütün suç enflasyonda’ derse, şaşırmayın. Şimdi o yüzden zam vermeye devam etmek zorunda. Enflasyon karşısında her şeye eriyecek. ‘Zam vermeye gerek yok, nasılsa verdiğimiz eriyor’ diyen bir ekonomi aklını bana biri öğretsin, biri söylesin bunu. Vallahi billahi, biri anlatsın bana.”

“HANİ FAİZ DÜŞMANDI? FAİZ ALDI BAŞINI GİDİYOR”

“Enflasyonu siz yarattınız. Hani faiz düşmandı? Faiz aldı başını gidiyor. Öyle değil mi? Tutabiliyor mu faizi? Bakın; milyarlarca dolar bozdular sırf bu seçim için. Neymiş? Dolar artmayacakmış! Tutabiliyorlar mı doları, Euro’yu? Tutamazlar. Enflasyon düşmez. Enflasyonu istediği kadar suçla. Suçlu sizsiniz. Siz, ekonomiyi yönetemediniz. Siz, bir de kalktınız Kanal İstanbul projeleri için parayı vermeyi göze alıyorsunuz, ihaleleri yapıyorsunuz. Ama emeklilere vereceğiniz birkaç lirayı, emekliye fazla görüyorsunuz. Neymiş? Para eriyecekmiş. Kanal felaketine para verirken güzel, emeklinin başı öne eğilirken, ona vereceğiniz parayı bütçeye yük görüyorsunuz. Dertleri başka. Bakın onların derdi millet değil. Onların derdi millet olmaz. Onların derdi millet olsa, emeklinin yanında olurlar. Onların derdi millet olsa, mülakatı kaldırırlar mıydı? Kaldırırlardı. Ama kaldırmazlar. Çünkü işlerine gelmez. İki tane laf diyecek. ‘Mülakatı kaldırın’ diyecek; demiyor. Çünkü, daha yapacakları kötülükler var.”

“2023’TE VERDİKLERİ VAATLERİ TUTTULAR MI?”

“Bakın; bir yıl geçti neredeyse seçim geçeli. 2023’te verdikleri vaatleri tuttular mı? Hayır. Yokmuş gibi davranıyorlar. Biz gayret gösteriyoruz, çok çalışıyoruz, adil oluyoruz, dürüst hizmet yapıyoruz. Onun için kasamızda bereket var. Eskiden, ‘Çalıyor ama çalışıyor’ derlerdi, öyle mi? Şimdi onu biz yok ettik. Ne çalması ya? Hem çalmıyor hem de çalışıyor. İşini yapacak bu memleketin insanı, bu memleketin yöneticisi. Bizden önceki 5 yılda, 147 kez, çoğu da rutin denetleme, rutin denetleme yapmışlar Büyükşehir Belediyesi’nde. Bu kardeşinizi, 5 yıl bile değil, 3 ayımızı çaldılar biliyorsunuz, tam bin 19 kere soruşturmaya gelmişler. 1,5 günde bir müfettiş bir kapıdan giriyor. O daha çıkmadan, öbür kapıdan öbürü giriyor. Ben bundan şikayetçi değilim. Niye? Devlet işi yapıyoruz biz. Tabii ki teftiş yapılacak. Ama kendileri, kendilerine bunu yapmazken, bize onun 10 katını yapmışlar. Yani aslında ne yaptılar biliyor musunuz? Bize dürüstlük madalyası verdiler, dürüstlük. Dürüstlüğümüzü onlar tescilledi, biz de onların yalanlarını tescilledik. Nedir yalanları biliyor musunuz? Hatırlar mısınız; 2019’da ne dediler? ‘Gelirseler, bunlar sosyal yardımları kesecekler.’ Biz ne yaptık? 6 kat arttırdık. Kimin dürüst, kimin iftira attığını milletimiz gördü. Şimdi ne olacak biliyor musunuz? Dürüstlük kazanacak. Vicdan kazanacak. Biz, icraatçıyız. Biz, halkçıyız. Bizim işimiz icraat, hizmet, yatırım. Onların işi ihanet, israf.”

İstanbul HABERİ

Adana türbanlı escort Çukurova türbanlı escort Seyhan türbanlı escort Ankara türbanlı escort Mamak türbanlı escort Etimesgut türbanlı escort Polatlı türbanlı escort Pursaklar türbanlı escort Haymana türbanlı escort Çankaya türbanlı escort Keçiören türbanlı escort Sincan türbanlı escort Antalya türbanlı escort Kumluca türbanlı escort Konyaaltı türbanlı escort Manavgat türbanlı escort Muratpaşa türbanlı escort Kaş türbanlı escort Alanya türbanlı escort Kemer türbanlı escort Bursa türbanlı escort Eskişehir türbanlı escort Gaziantep türbanlı escort Şahinbey türbanlı escort Nizip türbanlı escort Şehitkamil türbanlı escort İstanbul türbanlı escort Merter türbanlı escort Nişantaşı türbanlı escort Şerifali türbanlı escort Maltepe türbanlı escort Sancaktepe türbanlı escort Eyüpsultan türbanlı escort Şişli türbanlı escort Kayaşehir türbanlı escort Büyükçekmece türbanlı escort Beşiktaş türbanlı escort Mecidiyeköy türbanlı escort Zeytinburnu türbanlı escort Sarıyer türbanlı escort Bayrampaşa türbanlı escort Fulya türbanlı escort Beyoğlu türbanlı escort Başakşehir türbanlı escort Tuzla türbanlı escort Beylikdüzü türbanlı escort Pendik türbanlı escort Bağcılar türbanlı escort Ümraniye türbanlı escort Üsküdar türbanlı escort Esenyurt türbanlı escort Küçükçekmece türbanlı escort Esenler türbanlı escort Güngören türbanlı escort Kurtköy türbanlı escort Bahçelievler türbanlı escort Sultanbeyli türbanlı escort Ataşehir türbanlı escort Kağıthane türbanlı escort Fatih türbanlı escort Çekmeköy türbanlı escort Çatalca türbanlı escort Bakırköy türbanlı escort Kadıköy türbanlı escort Avcılar türbanlı escort Beykoz türbanlı escort Kartal türbanlı escort İzmir türbanlı escort Balçova türbanlı escort Konak türbanlı escort Bayraklı türbanlı escort Buca türbanlı escort Çiğli türbanlı escort Gaziemir türbanlı escort Bergama türbanlı escort Karşıyaka türbanlı escort Urla türbanlı escort Bornova türbanlı escort Çeşme türbanlı escort Kayseri türbanlı escort Kocaeli türbanlı escort Gebze türbanlı escort İzmit türbanlı escort Malatya türbanlı escort Manisa türbanlı escort Mersin türbanlı escort Yenişehir türbanlı escort Mezitli türbanlı escort Erdemli türbanlı escort Silifke türbanlı escort Akdeniz türbanlı escort Anamur türbanlı escort Muğla türbanlı escort Bodrum türbanlı escort Milas türbanlı escort Dalaman türbanlı escort Marmaris türbanlı escort Fethiye türbanlı escort Datça türbanlı escort Samsun türbanlı escort Atakum türbanlı escort İlkadım türbanlı escort Adıyaman türbanlı escort Afyonkarahisar türbanlı escort Ağrı türbanlı escort Aksaray türbanlı escort Amasya türbanlı escort Ardahan türbanlı escort Artvin türbanlı escort Aydın türbanlı escort Balıkesir türbanlı escort Bartın türbanlı escort Batman türbanlı escort Bayburt türbanlı escort Bilecik türbanlı escort Bingöl türbanlı escort Bitlis türbanlı escort Bolu türbanlı escort Burdur türbanlı escort Çanakkale türbanlı escort Çankırı türbanlı escort Çorum türbanlı escort Denizli türbanlı escort Diyarbakır türbanlı escort Düzce türbanlı escort Edirne türbanlı escort Elazığ türbanlı escort Erzincan türbanlı escort Erzurum türbanlı escort Giresun türbanlı escort Gümüşhane türbanlı escort Hakkari türbanlı escort Hatay türbanlı escort Iğdır türbanlı escort Isparta türbanlı escort Kahramanmaraş türbanlı escort Karabük türbanlı escort Karaman türbanlı escort Kars türbanlı escort Kastamonu türbanlı escort Kırıkkale türbanlı escort Kırklareli türbanlı escort Kırşehir türbanlı escort Kilis türbanlı escort Konya türbanlı escort Kütahya türbanlı escort Mardin türbanlı escort Muş türbanlı escort Nevşehir türbanlı escort Niğde türbanlı escort Ordu türbanlı escort Osmaniye türbanlı escort Rize türbanlı escort Sakarya türbanlı escort Siirt türbanlı escort Sinop türbanlı escort Sivas türbanlı escort Şanlıurfa türbanlı escort Şırnak türbanlı escort Tekirdağ türbanlı escort Tokat türbanlı escort Trabzon türbanlı escort Tunceli türbanlı escort Uşak türbanlı escort Van türbanlı escort Yalova türbanlı escort Yozgat türbanlı escort Zonguldak türbanlı escort
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.