Uyutmayan ve İlaçla Geçmeyen Kemik Ağrılarını Hafife Almayın!

Sağlık (Web Sitesi) - Web Sitesi | 30.05.2022 - 10:31, Güncelleme: 30.05.2022 - 17:45 1751+ kez okundu.
 

Uyutmayan ve İlaçla Geçmeyen Kemik Ağrılarını Hafife Almayın!

Kemik ağrıları her insanın hayatında bir veya birkaç defa başına gelen ve çoğu zaman önemsenmeyen rahatsızlıklardır.

Kemik ağrıları her insanın hayatında bir veya birkaç defa başına gelen ve çoğu zaman önemsenmeyen rahatsızlıklardır. Özellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde giderek artan, istirahat etmekle ya da ilaç içmekle geçmeyen, gece uykudan uyandıran ağrılarda mutlaka daha dikkatli olunması uyarısında bulunan Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, bu ağrıların büyüme ağrıları ile karıştırılabileceği ve bu nedenle tanı koymada geç kalınabileceğini de vurguladı.   Kemiği oluşturan hücrelerde başlayan ve tıp dilinde “osteosarkom” olarak adlandırılan kötü huylu kemik kanserleri çoğunlukla 10-14 yaş arası ve 65 yaş sonrası görülüyor. Uyluk ve kaval kemiğinin diz eklemini oluşturdukları kısımda görülen kötü huylu bu tümörlerin sıklıkla büyüme döneminde görüldüğüne dikkat çeken Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, bu nedenle ağrıların büyüme ağrıları ile karıştırılabildiği ve bu durumun da tanı koymada geç kalınmasına sebep olabileceğini sözlerine ekledi.   Oldukça agresif seyirli bir tümör olan osteosarkom için erken tanı, uygun tedavi ve düzenli takibin çok önemli olduğunu dile getiren Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, “herhangi bir travma olmadan gelişen, genellikle aynı bölgeyi tutan, istirahat etmekle ya da ilaç içmek ile geçmeyen bu ağrılarda zaman kaybetmeden hekime başvurmak gerekir” diye konuştu.   NADİR ANCAK AGRESİF  Ostesarkomun diğer tümörlere göre daha nadir görüldüğünü hatırlatan Doç. Dr. Başdelioğlu, “Tüm kanserlerin yüzde 0.2 ila yüzde 1’ini, çocukluk çağı kanserlerinin ise yüzde 2.4’ünü oluşturuyor. Görülme sıklığı yılda milyonda 4-6 oranında gerçekleşiyor. Nadir görülmesine karşın ostesarkomun agresif seyirli ve metastaz yapma eğilimleri yüksektir. Öte yandan yüzde 20-25 hastada radyolojik olarak ortaya konulabilen metastaz bulunuyor. En sık akciğerlere (80) metastaz yapar. İkinci en sık metastaz yaptığı yer ise başka kemik bölgeleridir.”   GENETİK YATKINLIK ÖNEMLİ  Osteosarkomun oluşumundaki etkenlerinin henüz net olarak bilinmemekle birlikte belli başlı bazı risk faktörlerinin hastalıkla bağlantısı olduğu düşünülüyor. Tanımlanmış genetik faktörlerin, risk faktörleri içinde yer aldığını söyleyen Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Retinablastom ve p53 tümör supresör genlerin osteosarkom oluşumunda etkili olduğu ortaya kondu. Ayrıca Li-Fraumeni, Rothmund Thomson, Bloom ve Werner sendromlarında osteosarkom görülme riski artmaktadır. Ayrıca özellikle sekonder osteosarkomda olmak üzere Page hastalığı, kondrosarkom ve daha önce uygulanan radyoterapi gibi etkenler de osteosarkom gelişimine sebep olabilmektedir.”    “KEMİK TÜMÖRLERİ FARK EDİLİLEBİLİR BOYUTA GELENE KADAR BELİRTİ VERMEYEBİLİYOR Genetik faktörlerin dışında cinsiyet, ırk ve etnik yapı farklarının da önemli risk faktörleri arasında bulunduğuna değinen Doç. Dr. Başdelioğlu, osteosarkomun erkeklerde kadınlara kıyasla ortalama 1.5 kat daha fazla görüldüğünü ayrıca siyahi/esmer ırklarda beyaz ırka göre daha yaygın olduğunu vurguladı.   Kemiklerde görülen tümörler çoğunlukla iyi huylu olduğunu ve belirti vermediklerinden sıklıkla başka nedenlerle çekilen röntgen, MR veya tomografi incelemelerinde tesadüfen tespit edilebildiğini ifade eden Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, “Osteosarkomun tanısı hastanın klinik öyküsü, fizik muayenesi ve gerekli radyolojik tetkiklerin değerlendirilmesi ile konur. Radyolojik tetkik olarak ilk planda röntgenler değerlendirilir. Röntgenler tanı için oldukça yararlıdır. Ayrıca tüm kemiği de içine alacak şekilde kontrastlı MR tetkiki tümörün yayılımı, çevre yumuşak doku, damar ve sinir yapıları ile ilişkilerinin değerlendirilmesi ve skip metastazların (aynı kemik içinde farklı bölgeye yayılma) olup olmadığının değerlendirilmesi açısından gereklidir. Akciğer yayılımının olup olmadığının ortaya konulması için toraks tomografisi ve tüm vücut kemik taraması yapılır” dedi.   TEDAVİDE SON YILLARDA YÜZ GÜLDÜRÜCÜ SONUÇLAR ALINABİLİYOR Osteosarkom tedavisinde son yıllarda çok büyük gelişmeler kaydedildiğinin altını çizen Doç. Dr. Başdelioğlu, “Gerekli tetkiklerin incelenmesi ve biyopsi ile tanının kesinleştirilmesinden sonra tedavi ortopedik onkoloji, onkoloji, radyoloji, radyasyon onkolojisi ve patoloji bölümlerinin multidisipliner çalışmayla bir araya geldiği tümör konseylerinde değerlendirilir” diye konuştu.   Tedavinin cerrahi öncesi kemoterapi, cerrahi ve cerrahi sonrası kemoterapi olmak üzere üç aşamalı bir yöntemle yapıldığına değinen Doç. Dr. Başdelioğlu, “Yakın geçmişe kadar tek tedavi, cerrahi yolla tümörlü uzvun alınması yani ampütasyondu. Ancak günümüzde cerrahi için mümkün olan her durumda uzuv koruyucu cerrahi tedavi uygulanıyor. Cerrahi öncesi kemoterapi uygulanması sonrası uzvu koruma oranları 90’ların üstündedir. Kanser daha önce yapılan biyopsi yolu da dâhil olmak üzere, hiç tümör dokusu görülmeden ve tümörün içine girilmeden çevresinde belli bir miktar temiz doku olacak şekilde tek parça halinde çıkarılır. Oluşan defekt ise tümör lokalizasyonu ve hastanın değerlendirilmesi neticesinde biyolojik olan ve biyolojik olmayan yöntemlerle rekonstrükte edilir. Böylelikle 5-10 yıllık sağ kalım oranları cerrahi öncesi ve sonrası kombine kemoterapi alan hastalarda geçmişe oranla yüz güldürücü oranlara ulaştı” diyerek sözlerini noktaladı.  
Kemik ağrıları her insanın hayatında bir veya birkaç defa başına gelen ve çoğu zaman önemsenmeyen rahatsızlıklardır.

Kemik ağrıları her insanın hayatında bir veya birkaç defa başına gelen ve çoğu zaman önemsenmeyen rahatsızlıklardır. Özellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde giderek artan, istirahat etmekle ya da ilaç içmekle geçmeyen, gece uykudan uyandıran ağrılarda mutlaka daha dikkatli olunması uyarısında bulunan Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, bu ağrıların büyüme ağrıları ile karıştırılabileceği ve bu nedenle tanı koymada geç kalınabileceğini de vurguladı.

 

Kemiği oluşturan hücrelerde başlayan ve tıp dilinde “osteosarkom” olarak adlandırılan kötü huylu kemik kanserleri çoğunlukla 10-14 yaş arası ve 65 yaş sonrası görülüyor. Uyluk ve kaval kemiğinin diz eklemini oluşturdukları kısımda görülen kötü huylu bu tümörlerin sıklıkla büyüme döneminde görüldüğüne dikkat çeken Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, bu nedenle ağrıların büyüme ağrıları ile karıştırılabildiği ve bu durumun da tanı koymada geç kalınmasına sebep olabileceğini sözlerine ekledi.

 

Oldukça agresif seyirli bir tümör olan osteosarkom için erken tanı, uygun tedavi ve düzenli takibin çok önemli olduğunu dile getiren Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, “herhangi bir travma olmadan gelişen, genellikle aynı bölgeyi tutan, istirahat etmekle ya da ilaç içmek ile geçmeyen bu ağrılarda zaman kaybetmeden hekime başvurmak gerekir” diye konuştu.

 

NADİR ANCAK AGRESİF 

Ostesarkomun diğer tümörlere göre daha nadir görüldüğünü hatırlatan Doç. Dr. Başdelioğlu, “Tüm kanserlerin yüzde 0.2 ila yüzde 1’ini, çocukluk çağı kanserlerinin ise yüzde 2.4’ünü oluşturuyor. Görülme sıklığı yılda milyonda 4-6 oranında gerçekleşiyor. Nadir görülmesine karşın ostesarkomun agresif seyirli ve metastaz yapma eğilimleri yüksektir. Öte yandan yüzde 20-25 hastada radyolojik olarak ortaya konulabilen metastaz bulunuyor. En sık akciğerlere (80) metastaz yapar. İkinci en sık metastaz yaptığı yer ise başka kemik bölgeleridir.”

 

GENETİK YATKINLIK ÖNEMLİ 

Osteosarkomun oluşumundaki etkenlerinin henüz net olarak bilinmemekle birlikte belli başlı bazı risk faktörlerinin hastalıkla bağlantısı olduğu düşünülüyor. Tanımlanmış genetik faktörlerin, risk faktörleri içinde yer aldığını söyleyen Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Retinablastom ve p53 tümör supresör genlerin osteosarkom oluşumunda etkili olduğu ortaya kondu. Ayrıca Li-Fraumeni, Rothmund Thomson, Bloom ve Werner sendromlarında osteosarkom görülme riski artmaktadır. Ayrıca özellikle sekonder osteosarkomda olmak üzere Page hastalığı, kondrosarkom ve daha önce uygulanan radyoterapi gibi etkenler de osteosarkom gelişimine sebep olabilmektedir.”

 

 “KEMİK TÜMÖRLERİ FARK EDİLİLEBİLİR BOYUTA GELENE KADAR BELİRTİ VERMEYEBİLİYOR

Genetik faktörlerin dışında cinsiyet, ırk ve etnik yapı farklarının da önemli risk faktörleri arasında bulunduğuna değinen Doç. Dr. Başdelioğlu, osteosarkomun erkeklerde kadınlara kıyasla ortalama 1.5 kat daha fazla görüldüğünü ayrıca siyahi/esmer ırklarda beyaz ırka göre daha yaygın olduğunu vurguladı.

 

Kemiklerde görülen tümörler çoğunlukla iyi huylu olduğunu ve belirti vermediklerinden sıklıkla başka nedenlerle çekilen röntgen, MR veya tomografi incelemelerinde tesadüfen tespit edilebildiğini ifade eden Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, “Osteosarkomun tanısı hastanın klinik öyküsü, fizik muayenesi ve gerekli radyolojik tetkiklerin değerlendirilmesi ile konur. Radyolojik tetkik olarak ilk planda röntgenler değerlendirilir. Röntgenler tanı için oldukça yararlıdır. Ayrıca tüm kemiği de içine alacak şekilde kontrastlı MR tetkiki tümörün yayılımı, çevre yumuşak doku, damar ve sinir yapıları ile ilişkilerinin değerlendirilmesi ve skip metastazların (aynı kemik içinde farklı bölgeye yayılma) olup olmadığının değerlendirilmesi açısından gereklidir. Akciğer yayılımının olup olmadığının ortaya konulması için toraks tomografisi ve tüm vücut kemik taraması yapılır” dedi.

 

TEDAVİDE SON YILLARDA YÜZ GÜLDÜRÜCÜ SONUÇLAR ALINABİLİYOR

Osteosarkom tedavisinde son yıllarda çok büyük gelişmeler kaydedildiğinin altını çizen Doç. Dr. Başdelioğlu, “Gerekli tetkiklerin incelenmesi ve biyopsi ile tanının kesinleştirilmesinden sonra tedavi ortopedik onkoloji, onkoloji, radyoloji, radyasyon onkolojisi ve patoloji bölümlerinin multidisipliner çalışmayla bir araya geldiği tümör konseylerinde değerlendirilir” diye konuştu.

 

Tedavinin cerrahi öncesi kemoterapi, cerrahi ve cerrahi sonrası kemoterapi olmak üzere üç aşamalı bir yöntemle yapıldığına değinen Doç. Dr. Başdelioğlu, “Yakın geçmişe kadar tek tedavi, cerrahi yolla tümörlü uzvun alınması yani ampütasyondu. Ancak günümüzde cerrahi için mümkün olan her durumda uzuv koruyucu cerrahi tedavi uygulanıyor. Cerrahi öncesi kemoterapi uygulanması sonrası uzvu koruma oranları 90’ların üstündedir. Kanser daha önce yapılan biyopsi yolu da dâhil olmak üzere, hiç tümör dokusu görülmeden ve tümörün içine girilmeden çevresinde belli bir miktar temiz doku olacak şekilde tek parça halinde çıkarılır. Oluşan defekt ise tümör lokalizasyonu ve hastanın değerlendirilmesi neticesinde biyolojik olan ve biyolojik olmayan yöntemlerle rekonstrükte edilir. Böylelikle 5-10 yıllık sağ kalım oranları cerrahi öncesi ve sonrası kombine kemoterapi alan hastalarda geçmişe oranla yüz güldürücü oranlara ulaştı” diyerek sözlerini noktaladı.

 

Adana türbanlı escort Çukurova türbanlı escort Seyhan türbanlı escort Ankara türbanlı escort Mamak türbanlı escort Etimesgut türbanlı escort Polatlı türbanlı escort Pursaklar türbanlı escort Haymana türbanlı escort Çankaya türbanlı escort Keçiören türbanlı escort Sincan türbanlı escort Antalya türbanlı escort Kumluca türbanlı escort Konyaaltı türbanlı escort Manavgat türbanlı escort Muratpaşa türbanlı escort Kaş türbanlı escort Alanya türbanlı escort Kemer türbanlı escort Bursa türbanlı escort Eskişehir türbanlı escort Gaziantep türbanlı escort Şahinbey türbanlı escort Nizip türbanlı escort Şehitkamil türbanlı escort İstanbul türbanlı escort Merter türbanlı escort Nişantaşı türbanlı escort Şerifali türbanlı escort Maltepe türbanlı escort Sancaktepe türbanlı escort Eyüpsultan türbanlı escort Şişli türbanlı escort Kayaşehir türbanlı escort Büyükçekmece türbanlı escort Beşiktaş türbanlı escort Mecidiyeköy türbanlı escort Zeytinburnu türbanlı escort Sarıyer türbanlı escort Bayrampaşa türbanlı escort Fulya türbanlı escort Beyoğlu türbanlı escort Başakşehir türbanlı escort Tuzla türbanlı escort Beylikdüzü türbanlı escort Pendik türbanlı escort Bağcılar türbanlı escort Ümraniye türbanlı escort Üsküdar türbanlı escort Esenyurt türbanlı escort Küçükçekmece türbanlı escort Esenler türbanlı escort Güngören türbanlı escort Kurtköy türbanlı escort Bahçelievler türbanlı escort Sultanbeyli türbanlı escort Ataşehir türbanlı escort Kağıthane türbanlı escort Fatih türbanlı escort Çekmeköy türbanlı escort Çatalca türbanlı escort Bakırköy türbanlı escort Kadıköy türbanlı escort Avcılar türbanlı escort Beykoz türbanlı escort Kartal türbanlı escort İzmir türbanlı escort Balçova türbanlı escort Konak türbanlı escort Bayraklı türbanlı escort Buca türbanlı escort Çiğli türbanlı escort Gaziemir türbanlı escort Bergama türbanlı escort Karşıyaka türbanlı escort Urla türbanlı escort Bornova türbanlı escort Çeşme türbanlı escort Kayseri türbanlı escort Kocaeli türbanlı escort Gebze türbanlı escort İzmit türbanlı escort Malatya türbanlı escort Manisa türbanlı escort Mersin türbanlı escort Yenişehir türbanlı escort Mezitli türbanlı escort Erdemli türbanlı escort Silifke türbanlı escort Akdeniz türbanlı escort Anamur türbanlı escort Muğla türbanlı escort Bodrum türbanlı escort Milas türbanlı escort Dalaman türbanlı escort Marmaris türbanlı escort Fethiye türbanlı escort Datça türbanlı escort Samsun türbanlı escort Atakum türbanlı escort İlkadım türbanlı escort Adıyaman türbanlı escort Afyonkarahisar türbanlı escort Ağrı türbanlı escort Aksaray türbanlı escort Amasya türbanlı escort Ardahan türbanlı escort Artvin türbanlı escort Aydın türbanlı escort Balıkesir türbanlı escort Bartın türbanlı escort Batman türbanlı escort Bayburt türbanlı escort Bilecik türbanlı escort Bingöl türbanlı escort Bitlis türbanlı escort Bolu türbanlı escort Burdur türbanlı escort Çanakkale türbanlı escort Çankırı türbanlı escort Çorum türbanlı escort Denizli türbanlı escort Diyarbakır türbanlı escort Düzce türbanlı escort Edirne türbanlı escort Elazığ türbanlı escort Erzincan türbanlı escort Erzurum türbanlı escort Giresun türbanlı escort Gümüşhane türbanlı escort Hakkari türbanlı escort Hatay türbanlı escort Iğdır türbanlı escort Isparta türbanlı escort Kahramanmaraş türbanlı escort Karabük türbanlı escort Karaman türbanlı escort Kars türbanlı escort Kastamonu türbanlı escort Kırıkkale türbanlı escort Kırklareli türbanlı escort Kırşehir türbanlı escort Kilis türbanlı escort Konya türbanlı escort Kütahya türbanlı escort Mardin türbanlı escort Muş türbanlı escort Nevşehir türbanlı escort Niğde türbanlı escort Ordu türbanlı escort Osmaniye türbanlı escort Rize türbanlı escort Sakarya türbanlı escort Siirt türbanlı escort Sinop türbanlı escort Sivas türbanlı escort Şanlıurfa türbanlı escort Şırnak türbanlı escort Tekirdağ türbanlı escort Tokat türbanlı escort Trabzon türbanlı escort Tunceli türbanlı escort Uşak türbanlı escort Van türbanlı escort Yalova türbanlı escort Yozgat türbanlı escort Zonguldak türbanlı escort
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.