SAHİM-SEN’den 25 Kasım Çağrısı: Şiddete Boyun Eğmeyeceğiz, Örgütleneceğiz!

Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde kadınlara “dayanışma ve örgütlenme” çağrısında bulundu. Şiddete karşı mücadelenin yaygınlaşması gerektiğinin altını çizen Akarken, İstanbul Sözleşmesi”nin önem arz ettiğini vurguladı.  25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan SAHİM-SEN Genel Başkanı Özlem Akarken dayanışma ve mücadele çağrısını yineledi. Akarken, sağlıkta şiddete de dikkat çekti.  CAYDIRICI VE ETKİLİ CEZALANDIRMA İSTİYORUZ  Sağlık emekçilerinin çoğunluğunu kadınların oluşturduğunu belirten Akarken, “Sağlık sisteminde uygulanan şiddet de ne yazık ki hız kesmiyor. Araştırmalara göre kadın sağlıkçılar, erkeklere oranla başta psikolojik ve sözlü şiddet olmak üzere çok boyutlu olarak şiddete maruz kalıyor.  Şiddetin son bulması için caydırıcı ve etkili cezaların yürürlüğe girmesini talep ediyoruz” dedi.  ŞİDDET VE AYRIMCILIĞA KARŞI: ILO 190 İMZALANMALIDIR Şiddetin toplumsallaştığına dikkat çeken Akarken, “Bildiğiniz gibi Dominik Cumhuriyeti'nde Mirabel kardeşlerin katledildiği gün olan 25 Kasım, 1981 yılından bu yana tüm dünyada ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ olarak ilan edilmiştir.  Kadınlar, şiddetin her türlüsüne maruz kalmalarına karşın, eşitlik ve özgürlük mücadelelerinden asla vazgeçmemiş, tam aksine mücadelelerini her gün yaygınlaştırmıştır. Savaşın coğrafyası olan Ortadoğu’da kadınlar ve çocuklar; savaşların en çok ezileni ve acı çekeni olmak durumunda kalmaya devam etmektedir. Ülkemizde ise ne yazık ki her geçen gün şiddetin toplumsallaştığına ve büyüdüğüne tanıklık ediyoruz. Alışveriş sitelerinden dahi kolaylıkla temin edilen ateşli silahların, kesici aletlerin satışı bir an önce çok daha sıkı şekilde denetime sokulmalıdır. Bireysel silahlanma tehlikesinin önüne geçilmelidir. Şiddetin ortadan kaldırılması, şiddete uğrayan kadınların korunması ve hayata yeniden kazandırılması için devletin üstlendiği sorumlulukları yeniden hatırlatıyor, tedbirlerin ve şiddete karşı uygulamaların daha büyük ciddiyetle yapılmasını talep ediyoruz. İş yerinde şiddetin ve ayrımcılığın önlenmesi için etkin politikaların ortaya konmasını ve ILO 190 sayılı sözleşmenin imzalanıp uygulanmasını istiyoruz. “ diye konuştu. İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇİLMEMELİDİR Kadına karşı şiddetle mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerinin altını çizen Akarken, “Şiddete uğrayan tüm kadınlarımıza sesleniyorum, asla yalnız değilsiniz. Bizler, kız kardeşleriniz mücadelenizde her daim yanınızdayız. İstanbul Sözleşmesi için sürdürülen yasal mücadeleyi takip ediyoruz. 6284’ün etkin uygulanmalı ve İstanbul Sözleşmesi yeniden yürürlüğe girmelidir  ” ifadelerini kullandı.