SeçkinHaberTv- Zorunlu hizmete tabii olan öğretmenlerle ilgili konuşan CHP Konya Milletvekili A. Adayı Şenyurt, iktidara seslendi. Öğretmenlerin haklarını istediklerini belirten Şenyurt şu ifadeleri kullandı: "Bilindiği üzere zorunlu hizmet; öğretmen, doktor, polis gibi kamu çalışanlarının kalkınmada öncelikli bölgelerde görev yaparak, ülkenin her yerine eşit hizmet götürülmesini amaçlayan bir uygulamadır. Bu uygulama içerisinde İstanbul gibi çok gelişmiş illerin yanı sıra, terör bölgesi içerisinde yer alan illerimizde bulunmaktadır. Öğretmenler harici diğer kamu kurumlarındaki zorunlu hizmetlerde; fazladan ücret ödemesi, lojman ve diğer sosyal imkânlar sağlanırken, öğretmenlerimize ise bu kolaylaştırıcı etkenler uygulanmamaktadır.
"BU KARAR İSTENİLİRSE KOLAYLIKLA ALINABİLİR"
Zorunlu hizmete tabi olan öğretmenlerle ilgili olarak daha önceki yıllarda 1990, 1998, 2000 ve 2010 yıllarında zorunlu hizmet muafiyeti getirilmiştir. Peki, ilgili muafiyetin getirilmesi zaman alıcı bir süreç midir? Zorunlu hizmet affı kanunla gelmeyecek olup Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nde yapılacak değişiklikle tamamlanabilecek bir süreçtir.
"SAYI VE GEREKÇELER AZIMSANAMAYACAK KADAR ÇOK"
İlgili muafiyetin getirilmesi neden bu kadar elzem hale gelmiştir? Pandemi sürecinde eşi işten çıkarılan, eşinin iş yeri kapatılan, eşi, anne ve babası vefat eden, eşinden ayrılmış olan ve çocuğuyla yalnız kalan, sağlık ve can güvenliği nedeniyle zorunlu hizmetini tamamlayamamış yarım kalan, kurum değişikliği nedeniyle tekrar zorunlu hizmete tabi olan, yıllardır ailesinden uzak olan öğretmenlerimiz bulunmakta ve bu öğretmenlerimizin sayısı azımsanmayacak kadar çok. Bu durumda olan öğretmenlerimizin ilgili sebeplerden ve içinde bulunduğu durumlardan dolayı; zorunlu hizmeti ertelemek adına il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine teslim edecekleri evrak da kalmamış ve mağdur duruma düşmüşlerdir.
"HEM ÖĞRETMENLER HEM DE BÜROKRASI İÇİN ZOR"
Zorunlu hizmete tabi olup evrak ile erteleme şansı olan öğretmenlerimiz ise; her yıl mart ayında erteleme ile ilgili evraklarını il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine vermek zorundadır. Bu zorunluluk öğretmenlerimize her yıl mart ayında ayrı bir yük ve stresin yanında, bu evrakların toplanıp bakanlığa gönderilmesi aşamasında bürokrasi için de ağır bir iş yükü oluşturmaktadır.
"ONCA YIL EMEK VEREN ÖĞRETMENLERİMİZ MAĞDUR OLMAMALI"
Öğretmenler arası fırsat eşitliğini sağlamak, öğretmenlerimizin moral ve motivasyonunu artırmak adına geçmiş af uygulamalarından (1990-1998-2000-2010) yararlanan öğretmenler de olduğu gibi şuan bu affı bekleyen yaklaşık 230.000 öğretmenimizin de bu haklı talepleri acilen karşılanmalıdır. Bu konu ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığının kayıtsız kalmayacağını umuyor ve her açıdan gerekli hale gelen öğretmenlere zorunlu hizmet affı müjdesinin verilmesini bekliyorum."dedi.