Antalya Valiliği'nin dağıttığı kitaba Eğitim İş ve Eğitim Sen'den tepki geldi

“Tam bir fiyasko!”

Eğitim-İş Sendikası Antalya Şube Yönetimi tarafından yapılan yazılı açıklamada, “AHENK projesi kapsamında Antalya Valiliğince dağıtılan, hatta bazı okullarda bizzat Antalya Valisi Ersin Yazıcı tarafından öğretmenlere hediye edilen Nurettin Topçu’nun “Türkiye’nin Maarif Davası” isimli kitap içeriği açısından tam bir fiyaskodur” denildi. Topçu’yu, Valiliği ve kitapta geçen ifadeleri sert bir dille eleştiren Eğitim İş Antalya Şube Yönetimi, “Ülkemizde ifade özgürlüğü var olduğu söylenir, olmalıdır da zaten ancak toplumun bir kesimini, bir cinsiyete sahip bütün kişileri, farklı inanç ve yaşam tarzına sahip milyonlarca insanı ötekileştiren bir zihniyete sahip bir insanın bu ucube kitabını devletin valiliği dağıtıyorsa biz Atatürk İlke ve Devrimlerini kendine yol edinmiş, Cumhuriyet kazanımlarına sıkı sıkıya sahip çıkan eğitim ve bilim işgörenlerinin sendikası olan Eğitim-iş olarak buna karşı çıkarız. Hiçbir kamu görevlisi kendisini de o göreve getiren bu Cumhuriyet’e karşı yayınları sahiplenmesin. Temsil ettikleri makamlara yakışan işler yapsınlar. Biz Eğitim-iş Sendikası Antalya Şubesi olarak üyelerimize dağıtılan bu kitapları toplayıp Antalya Valiliğine geri gönderiyoruz” ifadesini kullandı

 

“VALİLİK ELİYLE DAĞITILMASI EN VAHİMİ”

Yapılan açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi: “Cumhuriyet kazanımları ve Atatürk İlke ve Devrimlerine düşmanca ifadeleri de içerisinde barındıran bu yayının dağıtımının ilimizdeki en üst makam olan Valilik tarafından yapılıyor olması ise işin en vahim kısmıdır. Her fırsatta tarikatlarla protokoller yapmayı alışkanlık haline getirmiş yetkililerimiz, içerisinde buram buram tarikat ve cemaatçilik kokan bu yayın konusunda da ellerini çabuk tutmuş ve bu kitabı öğretmenlerimize dağıtmaya başlamışlardır.”

 

“KİN VE DÜŞMANLIĞA SEVK EDİYOR”

“Alevilik ile ilgili içerisinde “Tarikatları ise, asırların arasında kemiren şerir kuvvet Alevilik olmuştur. Ve böyle bozuk bir zihniyete, kolayca ortak olan hayati hazlarla yüklü bir adap ve erkan silsilesi, tarikatları çürütmeğe kafi geldi” gibi mezhepçi, ayrıştırıcı ve insanları kin ve düşmanlığa sevk eden cümleler barındıran bu sözde eser derhal Milli Eğitim’in dışına atılmalıdır.”

“KARMA EĞİTİME KARŞI”

“Önder din adamları zümresi yetişerek cemaatin kalbine hakikat aşkının mukaddes tohumlarını serptikten sonra milli mektebin kapıları açılacaktır”, “Hakka götüren yol diye kendini hakikate adamak, gerçek mektebin yoludur. Tarikatlar halka islamın ahlakını aşılıyor, devlet hukukun bekçiliğini yapıyordu” ifadeleri de yine cemaatlere yönlendirici, çağdaş, laik, bilimsel ve karma eğitime karşı ifadelerdir. Kitapta geçen “Harf inkılabı yüzlerce yıllık milli kültürle bağları kopardıktan sonra dilin değişmesi üniversite gençliğini orta okul çocuklarının hizasına indirdi” cümlesi de Ulu Önderimiz Atatürk’ün harf inkilabına karşı mesnetsiz ve rövanşist duygular içeren bir ifadedir.”

 

“AÇIK ŞEKİLDE CİNSİYETÇİLİK YAPILDI”

“Cinsiyetçilik konusunda da bu çok değerli! yazarımızın ifadeleri var elbette bu kitapta. “Bedbaht bir şair şu sözleri söylemişti: Kızlarını okutmayan millet oğullarını manevi öksüzlüğe mahkum etmiş demektir. Fakat biz asıl kızlarımızı okuttuktan sonra oğullarımızı ruh öksüzlüğüne mahkum ettik” diyerek açık şekilde cinsiyetçilik yapmış ve kızlarımızın okumasına karşı olduğunu beyan etmiştir.”  (AkdenizGerçek)

xxx

Antalya Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okullarda öğretmenlere imza karşılığında Nurettin Topçu’nun içinde ayrımcı, aşağılayıcı ifadeler bulunan “Türkiye’nin Maarif Davası” adlı kitabı ücretsiz olarak dağıtılmasına Eğitim Sen’den tepki geldi. Yapılan açıklamada, “Eğitim sistemi, iktidarın siyasal-ideolojik düşünceleri doğrultusunda değil, laik ve bilimsel eğitim anlayışına göre düzenlemelidir” denildi.

Antalya Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından AHENK (Antalya’da Hedeflenen Eğitime Nitelik Kazandırma Projesi) adında bir proje başlatıldı. Projenin amacı “Çağın becerileri ve insani değerleriyle donanmış, yaratıcı ve girişimci çalışmalar ile fark yaratarak bilime sevdalı, kültüre meraklı, duyarlı, nitelikli, sağlıklı ve mutlu bireyler yetiştirmektir” ve proje kapsamı da “Antalya il genelindeki Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ilkokul, ortaokul, lise ve dengi tüm okul/kurumları kapsar” şeklinde ifade edildi.

Bu proje kapsamında, okullarda öğretmenlere imza karşılığında Nurettin Topçu’nun içinde ayrımcı, aşağılayıcı ifadeler bulunan “Türkiye’nin Maarif Davası” adlı kitabı ücretsiz olarak dağıtıldı.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, Cumhuriyet eğitiminin dini dışladığını iddia eden, dine dayalı eğitimi savunan, tarikatların tanınmasını isteyen, yeni harflerin kabul edilmesine karşı çıkan ve Osmanlıca’nın kullanımından yana olan, üniversite özerkliğine karşı çıkan, Aleviliğe ve Alevilere yönelik ayrımcı ve aşağılayıcı ifadeler kullanan, kız ve erkeklerin ayrı okullarda okutulmasını savunan ve karma eğitime karşı çıkan, eğitim sistemini daha da geriye götürme heveslilerinin savunduğu medrese ve tarikat eğitimine övgüler düzen Nurettin Topçu’nun ‘Türkiye’nin Maarif Davası’ adlı çalışmasının, proje kapsamı içinde yer alması kabul edilebilir bir durum değildir” denildi.

‘DAYATMADA BULUNULMASI KABUL EDİLEMEZ’

Açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

Öğretmenlere dağıtımı yapılarak, öğrencilere bu içeriklerin ‘aşılanması’ isteniyorsa burada nasıl bir bilim sevgisi kazandırılacağı ve kültürleri ötekileştiren bir yazarın eseriyle nasıl sağlıklı ve mutlu bireyler yetiştirileceği kocaman bir soru işaretidir. Milli eğitim alanında yürütülen projelerde iktidarın dünya görüşüne yakın isimlerin, içinde ayrımcılık nefret ve aşağılama dolu ifadeler yer alan kitapları üzerinden çalışmalar sürdürülmesi ve dayatmada bulunulması kabul edilemez.

‘EĞİTİMİN HANGİ SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETİLECEK?’

Proje kapsamında konu başlıklarının belirlenmesinden, tartışma materyallerinin seçimine kadar Valilik ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün hangi kriterlerle hareket ettiği, bu kitabın dağıtımıyla eğitimin hangi sorunlarına çözüm üretilmek istendiği belli değildir. Bilimsel çalışmalar yapmak yerine, ayrımcı ve aşağılayıcı fikirlerin eğitimcilere dayatılmasını onaylamak mümkün değildir.

Eğitim sistemi, iktidarın siyasal-ideolojik düşünceleri doğrultusunda değil, laik ve bilimsel eğitim anlayışına göre düzenlemelidir. İktidar, projeler yoluyla eğitim öğretim süreçlerinin bütün aşamalarında kendi siyasal gündemini dayatmaya son vermelidir. İktidar ve her açıdan iktidar çizgisinde siyasallaşmış eğitim yöneticileri laik, bilimsel eğitim anlayışına meydan okumaktan vazgeçmeli, eğitimin çözüm bekleyen sorunlarıyla ilgilenmelidir. (İleri Haber)

 

“NURETTİN TOPÇU’NUN KİTABININ PROJE KAPSAMINDA YER ALMASI KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL”

Açıklamada şunlar kaydedildi:

“Cumhuriyet eğitiminin dini dışladığını iddia eden, dine dayalı eğitimi savunan, tarikatların tanınmasını isteyen, yeni harflerin kabul edilmesine karşı çıkan ve Osmanlıcanın kullanımından yana olan, üniversite özerkliğine karşı çıkan, Aleviliğe ve Alevilere yönelik ayrımcı ve aşağılayıcı ifadeler kullanan, kız ve erkeklerin ayrı okullarda okutulmasını savunan ve karma eğitime karşı çıkan, eğitim sistemini daha da geriye götürme heveslilerinin savunduğu medrese ve tarikat eğitimine övgüler düzen Nurettin Topçu’nun ‘Türkiye’nin Maarif Davası’ adlı çalışmasının proje kapsamı içinde yer alması kabul edilebilir bir durum değildir.

Bilimsel çalışmalar yapmak yerine ayrımcı ve aşağılayıcı fikirlerin eğitimcilere dayatılmasını onaylamak mümkün değildir. Eğitim sistemi, iktidarın siyasal-ideolojik düşünceleri doğrultusunda değil, laik ve bilimsel eğitim anlayışına göre düzenlemelidir. İktidar, projeler yoluyla eğitim-öğretim süreçlerinin bütün aşamalarında kendi siyasal gündemini dayatmaya son vermelidir.”

NURETTİN TOPÇU KİMDİR?

Nurettin Topçu, 1909 yılında İstanbul’da doğdu. Strazburg Üniversitesi'ne geçerek felsefe öğrenimi gören Topçu, ahlak, psikoloji, tarih, mantık, sosyoloji, arkeoloji alanlarında eğitim aldı. Topçu, 10 Temmuz 1975’te İstanbul’da öldü. Topçu'nun tepkilere sebep olan Türkiye’nin Maarif Davası başlıklı kitabı, 2008 yılında öğrencileri tarafından yayımlandı.

Kitapta yer alan bazı ifadeler şöyle:

"Medresenin hâkimi skolastik üstatlar ve tarikatların mürşidi şeyhler… Tarikatları ise asırların arasında tâ kalbinden kemiren şerir kuvvet Alevilik olmuştur. Ve böyle bozuk zihniyete, kolayca ortak olan hayati hazlarla yüklü bir âdap ve erkan silsilesi, tarikatları çürütmeğe kafi geldi. İslam alemi, bugün bu iki çürütülmüş zihniyetin harabesi halindedir.

Kız ve erkek öğretiminin terbiyedeki hususiyetlerini ayrı ayrı belirtmek ve kızların terbiyesine şimdikinden daha büyük önem vermek gayesiyle, liselerde kız ve erkek öğretiminin ayrılması lazımdır." (Cumhuriyet)